İÇİNDEKİLER

LİSE:4
LİSE:3
=> TEST-TC.İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK
=> İLKLER(Cumhuriyet Döneminde)
=> UYARI-İNK:11.SINIF
=> ATATÜRK’ÜN KARLSBAD’A GİDİŞİ
=> Nutuk(Söylev)
=> NUTUK/1
=> NUTUK/2
=> NUTUK/4
=> NUTUK/5
=> NUTUK/6
=> NUTUK/3
=> NUTUK/8
=> NUTUK/7
=> NUTUK/9
=> NUTUK/10
=> NUTUK/12
=> NUTUK/14:Milli Sır
=> NUTUK/13
=> NUTUK/11
=> NUTUK/15:Ordu İle Temas
=> NUTUK//16:Yunan ordusunun Manisa ve Aydın çevresini işgali Yunan ordusunun Manisa ve Aydın çevresini işgali
=> NUTUK/17:Millî teşkilât kurulması ve milletin uyarılması
=> NUTUK/18: Millî gösterilerin yankıları
=> NUTUK/20:Sivas'ta genel bir millî kongre toplama kararı
=> NUTUK/19: İstanbul'a geri çağrılışım
=> NUTUK/21:Adını saklayan bir tanıdığın Amasya'ya gelmesi
=> NUTUK/22:Rauf ve Refet Beylerin kararsızlığı
=> NUTUK/23:İstanbul'da bazı kimselere gönderdiğim mektup
=> NUTUK/24: Ali Kemal Bey'in genelgesi
=> NUTUK/25:Sivas'a hareket
=> NUTUK/26: Erzurum'a hareket
=> Atatürk'ün Vasiyeti
=> Atatürk ile ilgili bilgiler
=> Gizli Ant-1.Dünya Savaşında
=> ATATÜRK KRONOLOJİSİ
=> ATATÜRK'ÜN YAZDIĞI ŞİİR
=> DEVRİMLER
=> 19 SAYI ATATÜRK'ÜN YAŞAMINDA
=> 9.sınıf günlük planı
=> Albert Einstein’in Atatürk’e Yazdığı Mektup
=> ÇTDT:150'LİKLER
=> ATATÜRK VE KURTULUŞ SAVAŞI MÜZESİ
=> Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri I-III
=> TEST-İNKILAPLAR
=> TEST-DIŞ POLİTİKA
=> TEST-kurtuluş Savaşı(Cepheler)
=> TEST-İlkeler
=> TEST:MONDROS ATEŞKES ANTLAŞMASI
=> MUSTAFA KEMAL'IN HARITASI
İRFAN GEZER
LİSE:1
LİSE:2
Yeni sayfanın başlığı

Genel durumun dar bir çerçeve içinden görünüşü 

Bu açıklamalardan sonra, genel durumu daha dar bir çerçeve içine alarak, çabucak ve kolayca hep birlikte gözden geçirelim: Düşman devletler, Osmanlı devlet ve memleketine karşı maddî ve manevî saldırıya geçmişler. Onu yoketmeye ve paylaşmaya karar vermişler. Padişah ve halife olan zat, hayat ve rahatını kurtarabilecek çareden başka bir şey düşünmüyor. Hükûmeti de aynı durumda. Farkında olmadığı halde, başsız kalmış olan millet, karanlıklar ve belirsizlikler içinde olup bitecekleri beklemekte. Felâketin dehşet ve ağırlığını kavramaya başlayanlar, bulundukları çevreye ve alabildikleri etkilere göre kendilerince kurtuluş çaresi saydıkları tedbirlere başvurmakta... Ordu, ismi var cismi yok bir durumda. Komutanlar ve subaylar, I. Dünya Savaşı'nın bunca çile ve güçlükleriyle yorgun, vatanın parçalanmakta olduğunu görmekle yürekleri kan ağlıyor; gözleri önünde derinleşen karanlık felâket uçurumu kenarında beyinleri bir çare, kurtuluş çaresi aramakla meşgul... Burada pek önemli olan bir noktayı da belirtmeli ve açıklamalıyım. Millet ve ordu, Padişah ve Halife'nin hâinliğinden haberdar olmadığı gibi, o makama ve o makamda bulunana karşı asırların kökleştirdiği din ve gelenek bağları dolayısıyla da içten gelerek boyun eğmekte ve sadık. Millet ve ordu bir yandan kurtuluş çaresi düşünürken bir yandan da yüzyıllardır süregelen bu alışkanlık dolayısıyla, kendinden önce, yüce hilâfet ve saltanat makamının kurtarılmasını ve dokunulmazlığını düşünüyor. Halifesiz ve padişahsız kurtuluşun anlamını kavrama yeteneğinde değil... Bu inanca aykırı bir düşünce ve görüş ileri süreceklerin vay haline! Derhal dinsiz, vatansız, hain ve istenmeyen kişi olur... Diğer önemli bir noktayı da belirtmek gerekir. Kurtuluş çaresi ararken İngiltere, Fransa, İtalya gibi büyük devletleri gücendirmemek temel ilke olarak kabul edilmekte idi. Bu devletlerden yalnız biri ile bile başa çıkılamayacağı kuruntusu hemen bütün kafalarda yer etmişti. Osmanlı Devleti'nin yanında, koskoca Almanya, Avusturya - Macaristan varken, hepsini birden yenip yerlere seren İtilâf kuvvetleri karşısında, yeniden onlarla çatışmaya varabilecek durumlara girmekten daha büyük mantıksızlık ve akılsızlık olamazdı. Bu zihniyette olan yalnız halk değildi; özellikle seçkin ve aydın denen insanlar böyle düşünüyordu. O halde, kurtuluş çaresi ararken iki şey söz konusu olmayacaktı. Önce, İtilâf Devletleri'ne karşı düşmanca tavır alınmayacak; sonra, Padişah ve Halife'ye canla başla bağlı ve sadık kalmak temel şart olacaktı.



'Çalışmadan,Öğrenmeden,Yorulmadan,rahat yaşamanın yollarını alışkanlık haline getirmiş milletler;evvela haysiyetlerini,sonra hürriyetleri ni ve daha sonra da istikballerini kaybetmeye mahkumdurlar… ATATÜRK

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol